AB nezdinde tescil edilen, Kahramanmaraş’ın da coğrafik işaret tescilli ikinci eseri olan “Maraş tarhanası” ülke sonlarını aşarak birçok ülkede satışa girmeye başladı.
Lezzetli yemekleriyle ismini her geçen gün daha da fazla duyurmaya başlayan Türkiye mutfağı, coğrafik eserlerini tescillemeye devam ediyor. Tescillenen eserlerden biri olan “Maraş tarhanası” oluyor. Kahramanmaraş Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Narlı, şehirle özdeşleşen tarhananın dondurmadan sonra bölgede en çok istek gören eser olduğunu söyledi.
Kenttin lokal eserlerinin İstanbul ve Ankara’dan yurt dışına gönderildiğini belirten Narlı, “Suudi Arabistan, İran, Amerika, Avrupa ülkelerinin tamamı ve Asya bölgesine ihraç ediliyor. Tarhana doyurucu bir besin olduğu için her yerden tercih ediliyor. Evvelden konuğumuz geldiğinde giderken yanlarında dondurma gönderirdik, artık tarhanayı da alıp gidiyorlar” diye konuştu.
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE ULAŞAN LEZZET
Gıda mühendisi Emine Uzun da Maraş tarhanasının Osmanlı’dan bugüne ulaşan bir lezzet olduğuna işaret ederek şu bilgileri verdi:
“Tarihimizde tarhanaya birinci olarak Yavuz Sultan Selim devrinde rastlıyoruz. Yavuz Sultan Selim, Mısır seferi öncesinde annesi Gülbahar Hatun’dan askerler için uzun ömürlü bir besin ister. Buğday ile yoğurdun karışımıyla yapılan tarhananın serüveni işte bu formda hayat buluyor. Uzun ömürlü, sağlıklı bir besin olmasından ötürü hem yurt içi hem de dışında çok fazla tercih ediliyor. Tarhana, yoğurttaki laktik asit bakterilerinden ötürü güneşte kurutulup fermantasyondan geçmesi nedeniyle bu kadar uzun ömürlü oluyor. Güneşte kurutulduğu için D vitamini de içeriyor. Bağırsak florasını düzenleyici tesiriyle birlikte protein ve lif kaynağıdır. Yağsız, hami ve katkı hususu olmayan doğal bir besin olunca da ilgi artıyor.”
SAĞLIKLI BESİNE YÖNELİM FAZLALAŞTI
Tarhananın hem üretimini hem de ihracatını yapan firmanın işletmecisi Samet Çiftaslan da Kovid-19 salgını sonrası insanların sağlıklı besine yük vermeye başlamasıyla tarhananın tercih edilen eserler ortasına girdiğini söz etti.
Tarhanayı Avrupa’nın tüm ülkelerine sattıklarını belirten Çiftaslan, “Üretimimizin yüzde 25’ini ihracata gönderiyoruz. Avrupa’nın tüm ülkelerine ihracat yapıyoruz. Hollanda’da bir depomuz var, oradan tüm Avrupa’ya, Kanada, ABD’ye çok önemli ihracat yapıyoruz. Yaklaşık 14 ülkeye ihracatımız var” dedi.
CİROLARDA ARTIŞ GÖRÜLÜYOR
Çiftaslan, aylık 2,5 ton üretim yaptıklarını, 2022’de yaklaşık 40 milyon lira olan cirolarının, 2023 yılında meydana gelen sarsıntılar nedeniyle üretimlerinin 3 ay durması ve tesislerinin ziyan görmesine karşın 55 milyon liraya yaklaştığını söyledi.
Depremin etkilediği 11 vilayette eserlerinin satıldığı 800 mağazanın yıkıldığını lisana getiren Çiftaslan, “Ondan ötürü beklediğimiz büyümeyi yakalayamadık lakin ihracatımızda tekrar de değerli bir artış oldu” tabirini kullandı.
