Aivazoglou, yaptığı açıklamada, NBA Avrupa Ligi projesinin emeli, ayrıntıları ve Avrupa basketboluna getireceği yeni soluk ile ligde yer alabilecek ülke ve gruplara dair değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’de inanılmaz tarihe ve tutkulu taraftarlara sahip büyük kulüpler olduğunu vurgulayan Aivazoglou, “Türkiye, basketbol ve sporla nefes alıp yaşayan fantastik bir ülke. Bir Yunan olarak hislerinizi güzel biliyorum. Zira emsal yanlarımız çok fazla. Fenerbahçe olağanüstü bir kulüp. Dörtlü Final’e kaldıkları için onları kutluyorum. Galatasaray da olağanüstü bir kulüp. Anadolu Efes ve Beşiktaş üzere olağanüstü kulüpler de var. Yalnızca İstanbul’dakiler değil, hepsi şahane kulüpler. Avrupa’daki yeni lig projesi için Türkiye ile bir pazar olarak çok ilgileniyoruz. İstanbul ile kent olarak çok ilgileniyoruz. Bu vizyonu nasıl hayata geçireceğimize dair kanıları olan herkesin görüşlerini duymaktan memnunluk duyarız.” tabirlerini kullandı.
“G.SARAY ŞAMPİYON OLSA BİLE KATILAMIYOR; PROBLEM”
Lig sisteminde başarıyı ödüllendirmeyi amaçladıklarını aktaran Aivazoglou, “Galatasaray’ı örnek gösterelim. Galatasaray, Türkiye basketbol liginde şampiyon olsa bile Avrupa’nın kulüp seviyesindeki bir numaralı kupasına katılamıyor. Bu futbolda yaşanmıyor. Futbolda Türkiye ligini kazanan ekip, UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılma hakkı elde ediyor. Bunu düzeltmek istiyoruz. Temel sorunlardan biri bu.” yorumunu yaptı.
“ALİ KOÇ İLE İSTANBUL’DA GÖRÜŞTÜK”
Avrupa Ligi’nin İstanbul’da gerçekleştirilen yönetim kurulu toplantısında birtakım kulüplerle görüşme bahtı yakaladığını kaydeden Aivazoglou, bu kapsamda Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç ile de görüş alışverişinde bulunduklarını tabir etti.
NBA’in projesinin Avrupa basketbolu için tehdit olduğu istikametindeki telaffuzları kabul etmediğini vurgulayan Aivazoglou, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bence bu, Avrupa basketbol topluluğundaki herkes için daha yeterli bir Avrupa basketbolu yolunda çok güçlü ve olumlu bir adım. Avrupa Ligi İdare Konseyi üyeleriyle çok sık görüşmeye devam ediyoruz. Pazartesi günü İstanbul’da gerçekleştirilen yönetim kurulu toplantısına katılma davetini kabul ettim. Tüm kulüpler ve kimi grup sahipleriyle görüşmek için mükemmel bir fırsattı. Orada bulunan Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç ile görüştük. Hakikaten uygun sorular sordu ve katkıda bulunacak yeterli noktalara değindi. Genel hissiyatın çok olumlu istikamette olduğunu söyleyebilirim. Bu projenin ortağı olmak ve bu vizyonu nasıl hayata geçireceğimize dair katkıda bulunmak isteyen, ekosistemdeki herkesle iş birliği yapmaya çok açık olduğumuzu yineledim. Bu ligin nasıl hayata geçirileceği konusunda niyet halimiz, Avrupa standartlarına nazaran çok otantik bir biçimde olacağı tarafında. Bu, oyunun geleneğine, taraftarların tutkusuna ve oyunun Avrupa’da oynanış biçimine hürmet gösterecek biçimde hayata geçirilecek. Bunun Avrupa dışında ve ABD’de oynanış biçiminden açıkça farklı olduğunun farkındayız. Yeni lig projesi, Avrupa standartlarında çok özgün ve doğal bir biçimde gerçekleştirilecek.”
“AVRUPA’DA EKİPLER BAŞ KARIŞIKLIĞI YAŞIYOR”
George Aivazoglou, Avrupa basketbolunda bedel boşluğu olduğunu ve bunun iki nedenden kaynaklandığını belirtti.
Basketbolda futboldaki üzere net ve tekil bir piramit yapısının olmamasını, birinci sebep olarak nitelendiren Aivazoglou, “Avrupa’da taraftarlar ve ekipler bir baş karışıklığı yaşıyor. Taraftarlar, ‘Takımım yerel ligde şampiyon oldu fakat neden Avrupa’nın en üst seviye milletlerarası liginde uğraş edemiyor? Futbolda bu halde değil. Bu neden yaşanıyor?’ sorularını soruyor. Avrupa basketbolundaki bu piramidi düzeltip taraftarlar, ekipler, oyuncular, partnerler ve medya için daha şeffaf hale getirerek yine dizayn etmek istiyoruz.” diye konuştu.
“TAKIMLAR İÇİN 3 YOL VAR”
Aivazoglou, Avrupa basketbolundaki bedel boşluğunun ikinci nedenini, Batı Avrupa’nın medya ve sponsorluk manasında güçlü, büyük pazara sahip kentlerinin beklenen seviyede temsil edilememesi olarak gösterdi.
Batı Avrupa’nın büyük kent ve pazarlarıyla ilgilendiklerini lisana getiren Aivazoglou, “İspanya’da Madrid, Barselona, İngiltere’de Londra ve Manchester, Fransa’da Paris ve Lyon, İtalya’da Milano ve Roma, Almanya’da Münih, Frankfurt ve Berlin üzere çok kent söyleyebilirim. Bu kentlerle ilgileniyoruz. Ligimize katılmak isteyecek kent ve kadrolar için önümüzde 3 yol var. Birincisi, ligimize istekli olarak katılmayı isteyecek kulüpler. İkincisi, basketbol ekibi bulunmayan lakin kurmak isteyen mevcut futbol kulüpleri. Üçüncü olarak da büsbütün yeni kurulacak kulüpler. Tüm bu seçenekleri değerlendireceğiz. Bu hususta araştırmalarımıza şimdi yeni başladık.” formunda konuştu.
“ORTA DOĞU’DAN BİR KULÜP OLMAYACAK”
Aivazoglou, Orta Doğu ülkelerinden bir grubun NBA’in kuracağı lige dahil edilip edilmeyeceğiyle ilgili soruya, “Bu mevzuda çok netiz. Ligimizin coğrafik manada bir Avrupa Ligi olmasını istiyoruz. Bu yüzden Orta Doğu’dan bir kulüp ligde yer almayacak.” karşılığını verdi.
NBA’in Orta Doğu’da varlık gösterme konusunda uzun bir geçmişe sahip olduğunu da hatırlatan Aivazoglou, “Harika partnerlere sahip olduğumuz bu bölgede uzun yıllar boyunca hazırlık maçları ve programlar düzenledik. Üç yıl evvel de Abu Dabi’de NBA dönem öncesi müsabakaları oynanmaya başladı. Olağanüstü bir kent. Bölgedeki varlığımız sayesinde son üç yılda basketbola ilginin yüzde 500 arttığını biliyorum. Gayretlerimizi artırarak buradaki varlığımızı sürdüreceğiz. Lakin şu mevzuda çok netim. NBA Avrupa Ligi’ndeki kulüpler, Avrupa ülkelerinden olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“16 GRUPLA BAŞLAMAYI DÜŞÜNÜYORUZ”
NBA’in kuracağı yeni lig hakkında ayrıntılara değinen Aivazoglou, “16 kadroyla başlamayı hedefliyoruz ve bu kadroların büyük çoğunluğunun kalıcı olmasını istiyoruz. Kontenjanlar hem Batı hem de Doğu yahut Güneydoğu Avrupa’ya dağıtılacak. Bu kadroların bir kısmının da ekosistemden gelmesini istiyoruz. Bunlar her yıl farklı kadrolar olabilir ve ligimizde müsabaka hakkı kazanabilirler. Bence bu, bugünkü Avrupa basketbolu yapısına temel bir değişim sunuyor. Çok şeffaf ve anlaması kolay, tıpkı vakitte adil, başarıyı ödüllendiren ve liyakate dayalı tekil ve daha net bir piramide yanlışsız bir adım olarak kıymetlendirebiliriz.” yorumunu yaptı.
Projenin birinci etabında pazar ve kent mevzularına odaklandıklarının altını çizen Aivazoglou, “Batı Avrupa’daki ülke ve kentler ortasında bir istikrar kurmak istiyoruz. Birçoğunda varlıklı basketbol tarihi ve geleneği var ve ticari potansiyelleri de çok bariz. Bunu Doğu Avrupa ve Güneydoğu Avrupa’daki ülkeler ve kentlerle birleştirmeyi amaçlıyoruz. Yunanistan ve Sırbistan üzere, İngiltere, Fransa yahut Almanya’dan daha küçük ülke ve pazarlar var lakin bunu çılgınca basketbol tutkuları, büyük taraftar kitleleri ve oyuna karşı muazzam sevgileriyle telafi ediyorlar. Projeye kıtanın her iki kısmını de dahil etmek istiyoruz zira bizlere farklı şeyler sunuyorlar.” diye konuştu.
“MVP MÜKAFATINI SON 6 SENEDE 5 SEFER AVRUPALILAR KAZANDI”
Basketbolun Avrupa’da oluşturduğu ivmenin gibisi görülmemiş bir düzeyde olduğunu belirten Aivazoglou, “Amacımız Avrupalı basketbolseverlere daha uygun bir hizmet sunmak. Herkes, Paris’teki olimpiyatlarda basketbola dair ne kadar heyecan yaşadığını, ABD, Fransa, Sırbistan ve Almanya’nın ne kadar sert bir biçimde rekabet ettiğini gördü. NBA’de bugün oyuncuların yüzde 15’i Avrupa’dan geliyor. En kıymetli oyuncu (MVP) mükafatını de son 6 senede 5 defa Avrupalı basketbolcular kazandı.” yorumunu yaptı.
Avrupa basketbolu ekosistemindeki herkesle vizyonları doğrultusunda iş birliği yapmaya açık olduklarını kaydeden Aivazoglou, “Avrupa basketboluna daha güzel formda hizmet edebilecek ilgi cazibeli yeni bir şeyler oluşturmak istiyoruz. Basketbolu, kıtanın en tanınan ikinci spor branşı haline getiren birçok şahane bileşene sahipsiniz. Fakat öbür yandan basketbol ekosistemindeki herkes için kıymet oluşturmak manasında büyük eksiklikler var. Netlik ve şeffaflık eksikliği, kadrolar, oyuncular ve taraftarların, elhasıl tüm ekosistemin acı çekmesine ve kıymet oluşturulamamasına neden oluyor.” diyerek kelamlarını tamamladı.
