İnan Kıraç’ın Emine Alangoya ile yaptığı evliliğin yankıları sürüyor. İş dünyasında gündem olan evlilik reaksiyonlara neden olurken İpek Kıraç, babasının evliliğinin iptali için dava açmıştı. İsimli Tıp’a sevk edilen Kıraç’ın ‘akli melekelerinin yerinde olmadığına ’ dair karar Adli Tıp Üst Kurulu tarafından onandı. Konsey karşısına çıkan Kıraç’ın sorulara verdiği cevaplar ise ortaya çıktı.
Türkiye’nin önde gelen iş insanlarından 87 yaşındaki İnan Kıraç’ın 75 yaşındaki Emine Alangoya ile nikah masasına oturması ortalığı karıştırmıştı. Koç ailesinin damadı olarak bilinen İnan Kıraç’ın radikal evlilik kararı kızı İpek Kıraç’ı da bir oldukça sinirlendirdi.
EVLİLİK HABERİNİ DUYAR DUYMAZ KIZI MAHKEMEYE BAŞVURDU
Babasıyla davalık olan Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi iş insanı İpek Kıraç, babasının evliliğini e-Devlet’ten öğrendi ve “Babam İnan Kıraç’ın manevi ve maddi olarak korunması hedefiyle kısıtlanması ve kendisine vasi atanması talebinde bulundum. Bu benim için çok sıkıntı alınmış bir karardır.” diyerek İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müracaatta bulundu.
SAĞLIK RAPORUNUN DÜZMECE OLDUĞU ÖNE SÜRÜLDÜ
Babasının evliliğin iptali için harekete geçen İpek Kıraç, “evliliğin iptali” davasının dilekçesinde babası İnan Kıraç’ın akli melekelerinin yerinde olmadığına vurgu yaptı ve bu evliliğin kendisinin bu durumunun kullanılarak gerçekleştiğini savundu.
İpek Kıraç’ın mahkemeye verdiği dilekçesinde en dikkat çeken ayrıntı ise evlilik öncesi alınan raporun düzmece olduğu tarafındaki argümanı. İpek Kıraç’ın avukatları aracılığı ile mahkemeye verdiği dilekçede, Yeditepe Üniveristesi Hastanesi tarafından verilen “akıl sıhhati yerindedir” raporunun yöntemsiz olduğuna dikkat çekilerek, “evliliğin iptali” istendi.
MAZERET SUNDU RANDEVUYA GİTMEDİ
Mahkeme vasi davası için 12 Mart’a gün verirken, duruşma gününe kadar İnan Kıraç’ın, İsimli Tıp Kurumu’nda muayene olmasında karar kıldı. İsimli Tıp Kurumu’na giderek akli melekelerinin yerinde olup olmadığına dair rapor hazırlayacak olan psikiyatri heyetinin karşısına çıkması için çağırılan İnan Kıraç, mazeret sundu.
Kıraç, mahkemeye gönderdiği mazeret dilekçesinde Kıraça Holding’in Genel Şura toplantısı olduğunu belirterek, heyet incelemesinden affını istedi. Kıraça Holding’in son 4 yönetim kurulu toplantısına katılmadığı görülen Kıraç’ın mazereti kızını daha da sinirlendirdi.
MAHKEMEDEN MECBURÎ ÇAĞRI
87 yaşındaki İnan Kıraç’ın İsimli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine karar veren mahkemenin kararını hiçe sayan Kıraç, ilk randevuya gitmedi. Bunun üzerine mahkeme, Kıraç’ın 26 Şubat’taki ikinci randevuya da gitmemesi halinde polis zoruyla götürüleceğini ve süreksiz olarak ehliyetinin iptal edilerek kendisine vasi atanacağını açıkladı.
RAPOR TAMAMLANDI: VASİ ATANDI
İnan Kıraç hakkında evliliğinin iptali istemiyle açılan dava kapsamında İsimli Tıp Kurumunca beklenen kelam konusu rapor hazırlandı. Raporda, İnan Kıraç’ın soruların birçoklarına yanıt veremediği söz edilmiş ve demans teşhisi konulmuştu. Ayrıyeten raporda Kıraç’ın fiili ehliyetinin yerinde olmadığı ve vasi tayin edilmesi gerektiğine karar verildi. Ünlü iş insanına, avukat Atakan Yılmaz ve avukat Mert Öztekin’i geçici vasi olarak atadı.
ADLİ TIP ÜST KURULU RAPORU ONAYLADI
Kıraç’a süreksiz vasi atanmasının akabinde, 4 Mart günü İstanbul Anadolu Adliyesi’nde evliliğinin iptaliyle ilgili davada birinci duruşma görülmüş ve mahkeme Adli Tıp Kurumu 10. Şura tarafından verilen raporun üst konsey tarafından onaylanması ve süreksiz vasi atama kararının Sulh Mahkemesi tarafından onanmasını beklemek için duruşmayı erteleme kararı almıştı. Kıraç’ın “akli melekelerinin yerinde olmadığına” dair karar Adli Tıp Üst Kurulu tarafından onandı ve karar İstanbul Anadolu Adliyesi 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderildi.
ADLİ TIP’TA VERDİĞİ CEVAPLAR ORTAYA ÇIKTI
İnan Kıraç’ın demans hastası olduğuna dair İsimli Tıp Kurulu’dan karar çıkarken Kıraç’a sorulan sorular ve sorulara verdiği cevaplar ortaya çıktı. Adli Tıp Kurumu raporunda Kıraç’ın durumuyla ilgili şu sözlere yer verildi:
“26 Şubat 2025 tarihinde yapılan muayenesi ve psikometrik değerlendirmesi sonucunda elde edilen bilgi ve bulguların yorumlanmasından; fiil ehliyetini müessir ve bireyde şuur hareket serbestisi ile olayları kavrayıp onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede olan “Demans” denilen bunama halinin saptandığı, kişinin musab olduğu bu bunama hali nedeniyle, menfaatlerini müdrik olmayıp onları koruyamayacağı, telkinlere direnç edip kendi hür iredesi istikametinde özgür olarak şahsen ve tek başına hareket ve süreçlere girişemeyeceği tıbbi kanaatine varıldığı”
PEK ÇOK ŞEYİ HATIRLAYAMIYOR
Öte yandan raporda Kıraç’ın birtakım günleri ve olayları hatırlamadığı bilgisi yer aldı. İlk eşinin (Suna Kıraç) 40 yıl evvel vefat ettiğini söyleyen Kıraç, eşinin vefat yılını ve gününü hatırlayamadı. Ayrıyeten o an içinde bulunduğu binanın Adli Tıp Kurumu binası olduğunu da bilemedi.
Kıraç, haftanın günlerini tersten sayması istendiğinde ise perşembe gününden sonrasını sayamadı. Gündem ile ilgili, zelzele, yangın, ulusal yas üzere soruları da yanıtlayamayan Kıraç, Cumhurbaşkanın Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi lakin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu hatırlayamadı.
Muayene sırasında orta ara, “Bugün ben yokum, güya çalıştım geldim” şeklinde kendini açıklamaya çalıştığı belirtilen Kıraç, 6 şirketi olduğunu söyledi lakin üçünün ismini sayabildi.
