Harvard Üniversitesi, Trump yönetimine uluslararası öğrencileri kaydettirme ve asırlık kurumun temel işlevlerini tehdit eden iki mesele olan araştırma parasındaki acımasız kesintileri geri kazanma yeteneğini korumaya dava açtı.
Massachusetts’teki aynı federal yargıç, Başkan Barack Obama’nın atanan Allison D. Burroughs her iki davaya da başkanlık ediyor. 5 Haziran’da, yönetimin uluslararası öğrencileri barikat etmek için son hareketine karşı geçici bir sınırlama emri verdiği Harvard ile sık sık yer aldı.
Her iki cephede de Trump yönetimi, Antisemitizmin gelişmesine izin vererek Yahudi öğrencileri güvende tutamadığı için Harvard’ı cezalandırdığını söyledi. Mahkeme kavgaları, üniversitenin bir Yüksek Mahkeme kararına meydan okumak için kabullerde ırksal tercihler kullandığını ve yabancı hediyelerle ilgili kuralları kırdığını söyleyerek bu suçlamalara eklendi.
Harvard suçlamaları reddetti. Örneğin, yönetimin Yahudi öğrencilerinin sivil haklarını koruma çabalarını görmezden geldiğini söylüyor. Harvard, federal hükümetin ilk değişiklik haklarını ihlal ettiğini ve üniversiteye karşı kan davasını sürdürdüğü için gerekli süreci görmezden geldiğini savundu.
İşte iki mahkeme savaşı hakkında bilmeniz gerekenler.
Bir dava uluslararası öğrencilere odaklanmıştır.
Mayıs ayında, Trump yönetimi, Harvard’ın yüksek öğrenimden korkmayı sağlayan bir duyuru olan uluslararası öğrencileri kaydetme yeteneğini durduracağını söyledi. ABD İç Güvenlik Sekreteri Kristi Noem, üniversiteye bir mektupta yazdı.
Şu anda yaklaşık 5.000 uluslararası öğrenci Harvard’a kayıtlıdır ve 2.000 yeni mezun, mezun olduktan sonra geçici olarak kalmalarına izin veren vizelerle ABD’de bulunur.