Investing.com – Altın fiyatları, bugün ons başına 3.330 dolar düzeylerinde yatay bir seyir izlemeye devam ediyor. Gram altın da TL bazında emsal yataylığa sahipken 4.200 TL’nin çabucak altında süreç görüyor.
Yatırımcılar, ABD ile Çin ortasında Londra’da başlayan ve bugün de sürmesi beklenen üst seviye ticaret görüşmelerinden gelecek ayrıntılara odaklandı. Görüşmeler, sırf gümrük tarifeleri değil, tıpkı vakitte az toprak elementlerine yönelik ihracat kısıtlamaları üzere daha geniş kapsamlı ticaret uyuşmazlıklarını da ele alıyor.
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Pazartesi günü gerçekleşen görüşmeleri “iyi bir toplantı” olarak nitelendirirken, Ticaret Bakanı Howard Lutnick de görüşmeleri “verimli” olarak kıymetlendirdi. Bu açıklamalar, dünyanın en büyük iki iktisadı ortasında bağların yumuşayabileceği beklentilerini artırdı. Piyasalar, görüşmelerin olumlu istikamette ilerlemesi durumunda altın üzere inançlı limanlara olan talebin azalabileceğini, lakin belirsizliklerin sürmesinin altına takviye sağlayabileceğini dikkate alıyor.
Enflasyon dataları de fiyatlar üzerinde baskı yaratabilir
Yatırımcıların dikkati sadece ticaret müzakerelerinde değil, bu hafta içinde açıklanacak olan ABD enflasyon datalarında de ağırlaştı. Enflasyonun görünümü, ABD Merkez Bankasının (Fed) para siyaseti perspektifini şekillendireceği için kritik ehemmiyet taşıyor. Bilhassa faiz artırım beklentilerinin azaldığı bir ortamda, enflasyon bilgilerinin beklentileri aşması durumunda piyasalarda dalgalanma yaşanabileceği bedellendiriliyor.
Bununla birlikte, New York Fed tarafından Pazartesi günü yayımlanan bir anket, Amerikalıların gelecek periyoda ait enflasyon kaygılarının Mayıs ayında azaldığını ve ferdî mali durumları hakkındaki itimatlarının arttığını ortaya koydu. Bu cins uygunlaşan tüketici algısı, doları destekleyebilecek bir etken olmakla birlikte, altın üzere emtia fiyatlarının üst taraflı hareketini sınırlayabilir.
Altın, global risk iştahı ve dolar baskısı ortasında sıkıştı
Altın piyasası, Asya seansının erken saatlerinde yatay konsolide olurken, yatırımcılar Londra’da süren ABD-Çin görüşmelerinden çıkacak net iletileri bekliyor. FFA Kings kurucusu Fadi Al Kurdi’nin değerlendirmesine nazaran, bu müzakereler global risk algısının toparlanmasını sağlarken, bu da kıymetli metaller üzerindeki üst istikametli hareketi baskılayan bir öge haline geliyor.
Diğer taraftan, ABD’de devam eden mali belirsizlikler ve yüksek bütçe açıkları, dolarda aşağı istikametli baskı yaratarak altın fiyatlarının aşağı taraflı hareketini sınırlayabilir. Dolardaki kırılganlık, global çapta inançlı liman arayan yatırımcıların altına olan ilgisini canlı tutabiliyor. Bu durum, altın fiyatlarının çok istikametli faktörlerle desteklendiği bir ortamın sürdüğüne işaret ediyor.
Altın ETF’lerinden Mayıs’ta 1,8 milyar dolarlık çıkış
Dünya Altın Kurulu (WGC) tarafından yayımlanan rapora nazaran, global altın borsa yatırım fonları (ETF) Mayıs ayında net 1,8 milyar ABD doları meblağında çıkış kaydetti. Bu çıkışların büyük kısmı Kuzey Amerika (-1,5 milyar dolar) ve Asya (-489 milyon dolar) bölgelerinde gerçekleşti. Buna rağmen Avrupa bölgesi, 225 milyon dolarlık hudutlu bir giriş yaşadı.
Fonlardan gerçekleştirilen bu çıkışlar sonucunda, global altın ETF’lerinin toplam yönetilen varlıkları aylık bazda %1 azalarak 374 milyar dolara geriledi. Tıpkı devirde altın fonlarının tuttuğu fizikî altın varlıkları da 19 ton azalarak toplam 3.541 tona düştü. Bu gelişmeler, yatırımcıların risk iştahında yaşanan değişimlere bağlı olarak portföylerini yine şekillendirdiğini gösteriyor.
