Gün: 1 Mayıs 2025

ANKARA (İGFA) – Denizli’de annesinin erkek arkadaşı tarafından dövüldüğü argüman edilen 2 yaşındaki bir bebeğin bedeninde çeşitli yaralar oluştuğu haberleri üzerine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bir açıklama yaptı.

Olayın emniyet ünitelerine ulaşmasının ardından il müdürlüğü takımları çabucak harekete geçti.

Hastanede tedavisi devam eden çocuğun, tedavi sürecinin tamamlanmasının akabinde devlet müdafaasına alınacağı belirtildi.

Bakanlık, dava sürecine müdahil olarak çocuğun hakkını savunacak ve ilgili şahısların en ağır cezayı alması için süreci yakından takip edeceğini duyurdu.

ANTALYA (İGFA) – Antalya Büyükşehir Belediyesi 2019 yılında oluşturduğu bilim kurulu ile Boğaçayı’nda yaşanan değişimleri, sıkıntıları ve mümkün riskleri yakından takip ediyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Lider Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz ve Lider Danışmanı Etraf Yüksek Mühendisi Lokman Atasoy başkanlığında akademisyenler, ilgili meslek odaları, kurum temsilcileri ve alanında uzman isimlerden oluşan Boğaçayı Bilim Kurulu yaz dönemi uygulamaları için bir sefer daha toplandı. Boğaçayı’nda yapılan saha incelemelerinin akabinde Büyükşehir Belediyesi Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü binasında toplanan bilim kurulu, Boğaçayı ekosistemini koruyacak önlemleri arttıran kararları görüştü.

YENİ CANLI TİPLERİ YAKINDAN TAKİP EDİLECEK

Bilim konseyinin aldığı kararlar doğrultusunda, Boğaçayı’nda ilgili kurum ve kuruluşların katkısı ve bilimsel araştırmalar ile kıyı erozyonu ve taşkın riskini önleyici çalışmalar hızlandırılacak. Boğaçayı’nın batimetri ölçümleri sonucunda değişen topoğrafik yapısına uygun sucul bitki paklık çalışmaları sucul ot biçme makineleri ile sürdürülecek. Yaz aylarında su debisinin düşmesi ile birlikte paklık çalışmalarının devamlılığının sağlanabilmesi ve sucul bitkilerin denetimsiz büyümesinin önüne geçilebilmesi için Boğaçayı’nın denizle irtibat noktası kapatılacak. Yaz döneminde uygulanacak vektör ile çaba sucul ekosistemin sürdürülebilirliği gözetilerek hassasiyetle devam ettirilecek. Boğaçayı’nda yaşanan biyoçeşitlilik korunmasına yönelik önlemler arttırılacak. Doğal değişimler ile birlikte alanda yaşamaya başlayan yeni kuş çeşitleri, balıklar ve öteki canlı tipleri yakından incelenmesi hususları görüşüldü.

BİLİMİN IŞINDA İLERLİYORUZ

Boğaçayı bilim heyetinin çalışmaları ve Boğaçayı’nda yaşanan değişimlere ait bilgilendirmede bulunan Büyükşehir Belediyesi Lider Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz

“Boğaçayı’nda oluşan dertleri, oluşumları ve değişimleri yakından takip ediyor ve bilim heyetimizle kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her geçen gün heyetimize iştirak artıyor. İnşaat, etraf ve harita mühendisleri, üniversitelerimizden akademisyenler ve ilgi meslek odalarımızın katkıları ile bilimsel tekniklerin ışığında Boğaçayı havzası için bir ortaya geliyoruz. Birinci yapıldığı yıl meşakkatlerin görülmeye başladığı Boğaçayı’nda yaz dönemi sucul bitkileri temizleme mecburiyetindeyiz. Büyükşehir Belediyemiz gerekli tüm çalışmaları aralıksız sürdürmekte” dedi.

SÜREÇ TİTİZLİKLE TAKİP EDİLİYOR

Zaman içerisinde en derin yeri 2,5 metre olan taban derinliğinin alüvyon taşınımı sonucu ile bugün 80 santimetreye kadar düştüğünü söz eden Oğuz, “Bilim Heyetimizin görüşü yaşanan taşkınlar ve alüvyon birikimi ile bu havzanın vakitle dolacağı tarafında. 6 yılda yaşanan değişimler de bu görüşü doğruluyor. Bizim burada en kıymetli mevzumuz kıyı erozyonudur. Denizle buluşamayan kum ve çakıllar ne yazık ki Konyaaltı kıyımızda bir gerilemeye neden olmaktadır. Bu sorunun tahlili de maalesef biraz vakit alacak. Doğal yolla sahilimizi besleyen kum ve çakıllar denizle tekrar buluşmaya başlayacak. Şuramız olarak Boğaçayı’ndaki değişim süreçlerini titizlikle yakından takip etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

YOSUN OLUŞUMU AZALIYOR

Bilim Kurulu toplantısına ait değerlendirmede bulunan Akdeniz Üniversitesi Etraf Problemleri Araştırma Uygulama Merkezi Şube Müdürü Doç. Dr. Ethem Karadirek ise Boğaçayı ekosisteminin kendisine gelebilmesi için muhakkak bir mühlet gerektiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Boğaçayı projesi yapıldıktan sonra ortaya çıkan lagünlerde sediman birikimi var. Bu nedenle Boğaçayı’nda bir kesit daralması var. Taşkın debisi geldiğinde buradaki kesit alanı bunu taşımak için kâfi mi değil mi bununla ilgili çalışmaları arttıracağız. Oluşan sazlıklar buradaki ekosistemin bir modülü. Bu oluşumlar karbon azot ve fosforu tutması sonucuyla yosun ölçüsünde vakit içerisinde azalma oluşmakta bu değişimleri yakından inceliyoruz. Halkımızın rahatsız olduğu karasinek ve sivrisinekle ilgili biyolojik çabaları de görüştük. Alınan kararlarımızı uyguladığımız surece halkımızın burada rahatsız olacağı bir durum yaşanmayacaktır.”

Diyabet rahatsızlığı olanlar için kahvaltı uyandıktan 1 saat sonra

Sinirbilimci Dr. Julia Jones

Sağlıklı bir insanın uyandıktan sonra 2 saat içinde kahvaltı etmesi gerekiyor

Fenerbahçe, Afrika’da yeni yetenekler bulmak için harekete geçti.

Fenerbahçe Futbol Akademisi scout grubu, Afrika’da geniş kapsamlı yetenek taraması gerçekleştirildiğini duyurdu.

Fenerbahçe’nin açıklaması şu formda:

“Futbol Akademimizin scout grubu, Afrika’da geniş kapsamlı yetenek taraması gerçekleştirdi. Çalışmalarını Afrika’nın çeşitli ülkelerinde sürdüren grubumuz, Gana, Kamerun, Fildişi Kıyıları ve Nijerya’yı da ziyaret ederek programını tamamladı. Futbol Akademimiz, geleceğimiz olacak yetenekleri keşfetme yolunda çalışmalarına devam edecek.”

BURSA (İGFA) – Anahtar Parti Vilayet Lideri Fikret Aslan, arka arda yaşanan sarsıntıların akabinde kentsel dönüşümün Türkiye için bir beka sıkıntısı olduğunu vurguladı.

“Deprem değil, ihmal öldürür. Gecikmeye tahammülümüz yok” diyen Aslan, iktidarın yapısal riskleri yıllardır çözmediğine dikkat çekti. Bilhassa Marmara, Elazığ, Malatya ve Kütahya’daki zelzeleleri hatırlatan Aslan, Bursa’daki çürük yapı stoğuna odaklandı.

Aslan, “Bursa’da yapı stoğunun yüzde 65’i riskli, 1999 öncesi yapılan yaklaşık 100 bin konut zelzele yönetmeliğine uygun değil. Bu, muhtemel bir sarsıntıda büyük yıkım habercisi. Risk yalnızca Bursa ile hudutlu değil, Anadolu’nun dört bir yanı alarm veriyor” dedi. Kentsel dönüşümün siyasi değil hayati bir problem olduğunu belirterek, “Muhalefetteyiz lakin sessiz kalamayız. Bu, milletimizin can güvenliği meselesi” diye konuştu.

ANAHTAR PARTİ’NİN 12 UNSURLUK TAHLİL TEKLİFLERİ:

1. Harçlardan %100 muafiyet sağlanmalı.
2. Ruhsat süreçleri hızlandırılmalı.
3. KDV oranı mal ve hizmetlerde %1’e düşürülmeli.
4. Kentsel dönüşümdeki alım-satımlarda gerçek bedel üzerinden makul vergi alınmalı.
5. Hibe kredi ölçüsü artırılmalı, faiz oranları düşürülmeli, ön ödeme yükü kaldırılmalı.
6. Standart taslak kontrat modelleri oluşturulmalı.
7. 2000 öncesi binalarda kiralama için “riskli değildir” raporu zarurî olmalı, tapuya şerh konulmalı.
8. Ada bazlı dönüşüm teşvikleriyle otopark ve yeşil alanlar artırılmalı.
9. Metruk binalar kamulaştırılmalı.
10. Tersine göç teşvik edilmeli, istihdam Anadolu’ya yayılmalı.
11. 2025 “Dönüşüm Yılı” ilan edilmeli.
12. Kamu-özel kesim iş birliğiyle dönüşüm desteklenmeli.

Başkan Aslan, “Artık ‘deprem ne vakit olur?’ değil, ‘ne kadar hazırız?’ sorusunu sormalıyız. Tahlili bilimle arıyoruz, vatandaşımızın can güvenliği için uğraş edeceğiz” diyerek iktidarı vazifeye çağırdı.

MUĞLA (İGFA) – Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın talimatları doğrultusunda, kent ulaşımını daha nizamlı ve inançlı hale getirmek hedefiyle değerli bir adım atıldı.

Muğla Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Bodrum Temsilciliği ortasında gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda, Bodrum Torba Otogarı bölgesinde tıp otobüslerine yönelik yeni bir düzenleme yapıldı.

Yapılan ortak çalışma ile bölgedeki ulaşım trafiğini rahatlatmak, turizm döneminde yaşanabilecek yoğunluğu denetim altına almak hedefiyle tıp otobüsleri için “İndi-Bindi Noktası” ve “Bekleme Alanı” oluşturuldu. Yeni düzenlemeyle birlikte, bilhassa yaz aylarında ağır turist akınına uğrayan Bodrum’da hem trafik akışı güzelleştirilecek hem de turizm faaliyetlerinin daha konforlu bir formda sürdürülmesi sağlanacak.

Uygulama, 1 Mayıs 2025 tarihi prestijiyle yürürlüğe girdi.

Kripto para piyasaları, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2025 için önerdiği vergi planıyla yine alevlenebilir. Bilhassa XRP yatırımcıları için bu plan, devasa bir boğa koşusunun fitilini ateşleyebilir. Toplumsal medya platformu X’te “All Things XRP” isimli hesaptan paylaşılan bir gönderi, Ripple fiyatında %1000’in üzerinde bir artış yaşanabileceğini öne sürüyor.

Federal Gelir Vergisi Kalkarsa Ne Olur?

Paylaşıma nazaran, Trump’ın planı yıllık 200.000 doların altında kazanan ABD vatandaşlarının federal gelir vergisinden muaf tutulmasını içeriyor. Bu oran, ABD iş gücünün yaklaşık %90’ını kapsıyor. Yani milyonlarca Amerikalının elinde daha fazla harcanabilir gelir olacak. Pekala bu para nereye sarfiyat?

Cevap: Kripto Paralar!

Gönderide, artan nakit akışıyla birlikte yatırım yapmayı tercih eden Amerikalıların kripto paralara yönelebileceği belirtiliyor. Hâlihazırda ABD’de kripto sahibi olanların oranı %28 düzeyinde. Lakin bu oran, alım gücüyle birlikte önemli formda artabilir.

Neden XRP?

Bitcoin ve Ethereum piyasaya hâkim olsa da, gönderi Ripple’ın öne çıkabileceğini savunuyor. Ripple’ın düşük süreç fiyatları ve süratli transfer mühletleri, onu yatırımcılar için cazip hale getiriyor. Bitcoin’in yavaş ağı ve Ethereum’un yüksek “gas” fiyatlarıyla kıyaslandığında XRP çok daha erişilebilir durumda.

Ayrıca Ripple’ın SEC ile olan davasındaki zaferi ve Ripple Spot ETF beklentisi, Ripple’ı ABD finans dünyasında tekrar gündeme taşıyor.

Sadece Transfer Aracı Değil: XRP Kıymet Saklama Aracı Olabilir mi?

130 milyar doları aşan piyasa bedeliyle XRP, şu anda en büyük dördüncü kripto para pozisyonunda. Çoklukla ödemeler ve para transferleri için kullanılıyor. Lakin analist, XRP’nin gelecekte bir paha saklama aracı olarak da konumlanabileceğini belirtiyor. Bu durumda XRP, “dijital altın” olarak bilinen Bitcoin’e rakip olabilir.

Yüzde 1000 Yükseliş Mümkün mü?

En dikkat cazibeli varsayım: Trump’ın vergi indirimi yürürlüğe girerse ve buna regülasyon netliği ile birlikte artan kripto benimsemesi eşlik ederse, Ripple fiyatı %1000’e kadar artabilir. Lakin analist bu kestirimin büsbütün bu senaryoya bağlı olduğunu vurguluyor.

Şu anki tablo umut verici. Ripple son bir yılda %343,4 artarken, son iki haftada %7,7 ve son bir ayda %8,7 yükseldi.

ANKARA (İGFA) – Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Lideri Dr. Ahmet Kandemir, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde, aile hekimliği sisteminde son periyotta yapılan düzenlemelerin yarattığı problemlere dikkat çekti.

Ekim ayından beri ihtarlarda bulunduklarını fakat duyulmadıklarını belirten Kandemir, mevcut yönetmeliğin “eziyet haline geldiğini” ve hem çalışanları hem de vatandaşları kaosa sürüklediğini söz etti.

Yeni yönetmelikle ilaç yazımı, memnuniyet anketleri, hastane müracaat oranları ve muayene sayıları üzere kriterlere bağlı kesintiler artarken, nüfus kaydırmaları da aile tabiplerini maddi ve idari açıdan zorluyor. Kandemir, “Ay sonlarında yapılan bu süreçler, tüm vazifelerini tamamlayan doktorlar için haksızlık yaratıyor. ASM’ye gelmeyen hastalardan yapılan kesintiler ve artan vergi yükü, çalışanları finansal ve ruhsal baskı altına alıyor” dedi.

Artan baskılar hasebiyle birtakım aile hekimliği ünitelerinde boşalmalar yaşandığını, bu durumun vatandaşların sıhhat hizmetine erişimini zorlaştırdığını vurgulayan Kandemir, “Tercih edilmeyen ve devreden konumlar, sistemin zayıf noktalarını gösteriyor” diye konuştu. Sıhhat Bakanlığı’na seslenen Kandemir, “Daha fazla mağduriyet olmadan bu eziyet yönetmeliğine hemen müdahale edilmeli” ihtarında bulundu.

Mücadele kararlılığını “Ya daima birlikte ya hiçbirimiz” sloganıyla ortaya koyan Kandemir, çalışma şartları iyileşene kadar hareketlerine devam edeceklerini, vatandaşların da sağlıklı bir sistemde hizmet alabilmesi için çalışacaklarını kaydetti.

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – Zafer Partisi Edirne Vilayet Lideri Serkan Konak, Edirne’deki öğrenci yurtlarında yapılan kontrol raporunun korkutucu sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı.

Konak, geçmişte Konya, Adana, Aydın ve Bolu’da yaşanan ve çok sayıda insanın hayatını kaybettiği yurt facialarını hatırlatarak, Edirne’de de benzeri bir riskin olduğunu vurguladı.

Denetim kurulunun raporuna nazaran, Edirne’deki yurtlarda önemli güvenlik eksiklikleri tespit edildi. Yangın merdivenlerinin yetersizliği, çıkış kapılarının plastik olması, doğal havalandırma eksikliği, yağmurlama sistemi bulunmaması, yangın butonlarının çalışmaması ve KYK yurdunda yangın merdiveni olmaması üzere meseleler öne çıktı. Ayrıyeten, kimi yurtlarda yangın çıkışlarına ahşap ayakkabılık yapılması, kaçış yollarının halıyla kaplanması ve elektrik tesisatında uygun sigorta kullanılmaması üzere tehlikeli durumlar raporlandı.

Konak, “Bu vahim tablo, akıllara önemli sorular getiriyor” diyerek şu soruları yöneltti:

• Yurtların denetlenmesi kimin yetki ve sorumluluğundadır?
• Yurtlar hangi sıklıkla denetlenmektedir?
• Son denetlemeden bir evvelki denetleme hangi tarihte yapılmıştır?
• Raporda ortaya çıkan eksiklikler bir evvelki denetlemede yoktur da o günden bugüne mi ortaya çıkmıştır?
• Komisyon raporundan bu yana bu eksikliklerin giderilmesi için ne yapılmıştır?
• Raporda belirtilen yurtların kaç tanesi mevzuata uygun hale getirilmiş ve kaç eksiklik giderilmiştir?
• Giderilen eksikliklerin denetimleri yapılmış mıdır?

Roma’da yeni dönem öncesi yeni teknik yönetici arayışlarına tüm süratiyle devam ediyor.

İtalyan takımının teknik yöneticisi Claudio Ranieri, dönemin bitmesiyle idare şurasına geçecek ve yeni teknik yöneticisi belirleme sürecinde belirleyici isimlerden biri olacak.

FARIOLI İLE GÖRÜŞME

La Repubblica’da yer alan habere nazaran, Ranieri, kulübün teknik yönetici listesinde yer alan Ajax’ın hocası Francesco Farioli ile bir görüşme gerçekleştirdi.

İNGİLTERE’Yİ BEKLİYOR

Premier Lig’den bir kadronun başına geçmek isteyen Farioli, Roma’ya olumsuz cevap verdi. İtalyan basınındaki haberde, Farioli’nin haber beklediği Premier Lig kulübünün ismi ise verilmedi.

BAYER LEVERKUSEN

Farioli’nin ismi Xabi Alonso’yu Real Madrid’e yollamaya hazırlanan Bayer Leverkusen ile de anılmıştı.

Temmuz 2024’te başına geçtiği Ajax’ta 51 maça çıkan 36 yaşındaki Farioli, Hollanda temsilcisinde 34 galibiyet, 7 beraberlik ve 10 yenilgi yaşadı.

ANKARA (İGFA) – AFAD’dan alınan bilgiye nazaran saat 14.38’de merkez üssü Kütahya Simav olan 4,2 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi.

Depremin 10,66 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlendi.

#DEPREM
Büyüklük:4.2 (Mw)
Yer:Simav (Kütahya)
Tarih:2025-05-01
Saat:14:38:31 TSİ
Enlem:39.22472 N
Boylam:28.97111 E
Derinlik:10.66 km
Detay:https://t.co/ATgPiSsZee@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi

— AFAD Deprem (@DepremDairesi) May 1, 2025

İSTANBUL (İGFA) – 2.kez başkanlığa seçilen Günay, yeni devrin ilk Genişletilmiş Yönetim Kurulu toplantısında, başta Almanya olmak üzere AB ülkeleri ve yakın coğrafyada yaşananları kıymetlendirdi.

‘HİDROJENDE MEMLEKETLER ARASI İŞ BİRLİĞİNİ GELİŞTİRİYORUZ ’

EPDK Kurucu Başkanı Yusuf Günay, ‘net sıfır’ maksadında güçteki dönüşümün ehemmiyetini “AB ülkelerinin 2030’a dek 10 milyon ton üretme, 10 milyon ton da ithal etme kararı, karbon emisyonunda toplamda yüzde 23’lük azalma sağlayacak. SKDM (Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması) 1 Ocak 2026’da devreye girecek. Somut datalarla desteklenen bu süreçte, dört kutuplu dünyada yaşananları dikkatle takip ediyoruz. Almanya’nın başı çektiği AB ülkelerinde güç dönüşümü güçlü örnektir. Kömürden doğalgaza geçmişlerdi. Artık doğalgazın yeşil hidrojenle ikamesi için çalışılıyor. Almanya, resmi kurumlarıyla, Türkiye’nin üretim potansiyeline sıcak adımlar atıyor. Türk-Alman Enerji İş birliği çalışmalarında dernek olarak yer alıyoruz. Bilgi ve teklif paylaşıyoruz. Proje ve teşebbüslerde paydaş oluyoruz.

‘YEŞİL HİDROJEN ÜRETİM SANAYİ BÖLGELERİ BELİRLENMELİ’

Yusuf Günay kelamlarını şöyle sürdürdü: “Bu süreçte, en kıymetli başlıklarımızı daima gündemde tutuyoruz. Hidrojene özel bir otorite atanması süreci hızlandıracaktır.

Bir öbür somut adım da geniş bir iş birliği imkanı sunuyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, “Yeşil Hidrojen Üretim Sanayi Bölgeleri (YHÜS)” ilan edilmesi teklifimize çok sıcak yaklaşıyor. Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile de görüşmelerimiz sürüyor. Örneğin, Gökçeada – Bozcaada lokasyonları ve iki ada arasındaki denizi kapsayan bölgenin, YHÜS ilan edilebileceğini savunuyoruz.”

H2DER’in 2. devir ilk Genişletilmiş Yönetim Kurulu toplantısında misyon kısmı de yapıldı.

Yönetim Kurulu içindeki vazife kısmı şu halde oluştu:

Başkan: Yusuf Günay

İkinci Lider: Kürşat Tezkan – Akfen

Başkan Yardımcısı: Tolga Güneri – Ecacıbaşı Yenilenebilir Enerji

Başkan Yardımcısı: Argun Karaçay – Pure Energy

Başkan Yardımcısı: Seçkin Halis Özatay – Nordeks

Genel Sekreter: Mehtap İpek – Çalık Yenilenebilir Enerji

Muhasip Üye: Hacı Güçlü – Özgüçlü Elektrik

Popüler bir altcoin, 2 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek toplam 85 milyon dolarlık iki büyük token kilit açılışıyla karşı karşıya. Bu gelişme, kısa vadede fiyatta baskı oluşturabilir ve yatırımcıları satış istikametli hareketlere yönlendirebilir. Lakin teknik göstergeler, her şeye karşın yükseliş umutlarını büsbütün silmiş değil. Pekala altcoin fiyatı 2 Mayıs’ta nasıl reaksiyon verebilir? Kriptokoin.com olarak ayrıntıları ve muhtemel senaryoları aktarıyoruz.

2 Mayıs’ta 30 Milyon Dolarlık Kilit Açılıyor: Altcoin Fiyatında Satış Baskısı Artabilir

2 Mayıs tarihinde açılacak olan 94.19 milyon ENA token’ı, yaklaşık 30.3 milyon dolara denk geliyor. Bu ölçü, toplam arzın yüzde 0.63’ünü ve piyasa bedelinin yaklaşık yüzde 1.7’sini oluşturuyor. Kilit açılışı sonrası bu token’ların piyasaya sürülmesi, şayet alıcı talebi yetersiz kalırsa, kısa vadede satış baskısını önemli biçimde artırabilir.

Üstelik bu yalnızca başlangıç. 5 Mayıs’ta 171.85 milyon ENA daha hür kalacak. Bu ikinci kilit açılış, 55 milyon doları aşan bir potansiyel arz manasına geliyor. Yani ENA yatırımcılarını 3 günlük bir vakit diliminde 85 milyon dolarlık ek arz bekliyor. Bu da yatırımcıların konumlarını tekrar değerlendirmesine neden olabilir.

Teknik Göstergeler Ne Diyor? Kırılma Noktasındayız!

Teknik tahlil tarafında ise karışık sinyaller kelam konusu. ENA, geçtiğimiz günlerde 0.3018 dolar düzeyinden yükselerek 0.3253 dolara kadar çıktı. Fakat fiyat şu anda 0.3217 düzeyinde, yani 0.236 Fibonacci düzeltme düzeyine hayli yakın. Şayet 0.3253 düzeyi yine aşılamazsa, bu durum kısa vadeli bir zirve oluşumunu teyit edebilir.

Öte yandan, RSI (Göreceli Güç Endeksi) 54.34 düzeyinde bulunuyor. Bu, ne çok alım ne de çok satım bölgesinde olduğumuzu gösteriyor. Ayrıyeten MACD göstergesi, sinyal çizgisinin üzerine çıkmış durumda ve histogram çubukları yeşile dönmüş. Yani teknik olarak bir yükseliş ihtimali var, lakin bu sinyaller şimdi gereğince güçlü değil.

Popüler Altcoin Fiyatı İçin İki Farklı Senaryo: Hangisi Gerçekleşecek?

2 Mayıs’taki kilit açılışı sonrasında ENA fiyatının 0.3193 dolar dayanak düzeyinin altına sarkması durumunda, birinci maksat 0.3108 dolardaki Fibonacci 0.618 takviyesi olacak. Daha sert satış baskısı oluşursa, fiyatın 0.3068 dolara kadar gerilemesi mümkün.

Diğer yandan, piyasa iştirakçileri kilit açılışını fırsat olarak görüp alımları hızlandırırsa, fiyat 0.3253 düzeyini aşabilir. Bu durumda üst taraflı yeni bir kırılım yaşanabilir ve fiyat 0.335 dolar düzeylerine kadar tırmanabilir. Bu nedenle yatırımcıların hem teknik düzeyleri hem de kilit açılış takvimini yakından izlemesi kritik.

Atalanta forması giyen Ederson, performansıyla Avrupa’nın kıymetli takımlarını peşine taktı.

AS’ta yer alan habere nazaran, Juventus, Manchester United, Manchester City ve Real Madrid, Brezilyalı orta saha oyuncusu ile ilgileniyor.

Atalanta’nın 25 yaşındaki orta saha oyuncusu için bonservis beklentisinin 75 milyon euro olduğu yazıldı.

Yeni piyasa bedeli 50 milyon euro olarak gösterilen Brezilyalı orta saha oyuncusunun kulübü Atalanta ile 2027 yılına kadar kontratı bulunuyor.

Atalanta’da bu dönem 45 maçta müddet bulan Ederson, 5 gol attı ve 2 asist yaptı.

İngiltere Premier Lig’de dönem boyunca şampiyonluğun uzağında bir imaj çizen Manchester City, yaz transfer devriyle birlikte takımda büyük bir revizyona gitmeye hazırlanıyor. 

Takımdan gidecek oyuncuları kararlaştıran City’de Jack Grealish’in de bileti kesildi. 

2021 yılında Aston Villa’dan 117.50 milyon euro bedelle Manchester grubunun yolunu tutan Grealish, sergilediği performansla beklentilerin uzağında bir dönem geçirdi ve elden çıkarılmasına kesin gözüyle bakılıyor. 

KİRALIĞA MÜSAADE YOK

TalkSport’un haberine nazaran Manchester City’nin Grealish ile devam etme niyeti bulunmuyor. İngiliz oyuncu için kiralama tekliflerinin değerlendirmeye alınmayacağı, bonservisi ile gönderileceği belirtildi. 

PERFORMANSI

Bu dönem Manchester City formasıyla 31 maça çıkan Grealish, 3 gol 5 asistlik performans sergiledi. 29 yaşındaki futbolcunun Manchester City ile 2027’ye kadar mukavelesi bulunuyor.

Basketbol Muhteşem Ligi’nde geçen hafta Beşiktaş deplasmanındaki yenilgiyle son 3 maça düşme sınırında giren Manisa Basket 2 Mayıs Cuma günü Galatasaray’ı ağırlayacak.

Muradiye Spor Salonu’ndaki müsabakanın hava atışı saat 19.00’da yapılacak. Bu dönem 3 yıldır yer aldığı lige tutunmaya çalışan Manisa takımı bitime 3 hafta kala 8 galibiyetle kurtuluş barajının 1 galibiyet gerisinde yer alıyor.

Kalan maçlarını Büyükçekmece’yle deplasmanda, kurtuluş ihtimali çok azalıp bu hafta matematiksel olarak küme düşme ihtimali bulunan Yalovaspor’la ise konutunda oynayacak Manisa Basket 2 Mayıs Cuma günü kazanırsa umutlarını artıracak. Galatasaray ise 14 galibiyetle Play-Off sınırında yer alıyor.

İSTANBUL (İGFA) – Bu yıl beşincisi düzenlenen Milletlerarası Terapötik Beslenme ve Anti-Aging Kongresi, “sağlıklı uzun ömür (longevity)” temasıyla alanında öncü bilim insanlarını buluşturacak. Kongre Lideri Dr. Asuman Kaplan Algın, terapötik beslenmenin esirgeyici ve tedavi edici taraflarıyla çağdaş sıhhatte kritik bir rol oynadığını vurguladı.

Dr. Algın, yaşam süresinin uzamasına karşın diyabet, obezite, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları ve kanser üzere kronik hastalıkların arttığını belirterek, beslenmenin hastalık idaresinde bilimsel bir araç olarak ele alınması gerektiğini tabir etti. Besinlerin genetik tesirleri, bağırsak mikrobiyotası ve enflamasyon üzerindeki rollerine dair araştırmaların, terapötik beslenmeyi sıhhat siyasetlerinin merkezine taşıdığını söyledi.

“Longevity” kavramını kıymetlendiren Algın, çağdaş sıhhat anlayışının ömür kalitesini artırmayı hedeflediğini belirtti: “Terapötik beslenme ve anti-aging ömür stili, oksidatif gerilim, kronik enflamasyon ve insülin direncini azaltarak biyolojik yaşı yavaşlatıyor.” Kongrenin, sıhhat profesyonelleri ve toplum için somut katkılar sağlayacağını söz eden Algın, multidisipliner iş birliği ve bilimsel bilginin halka ulaştırılmasının kıymetine dikkat çekti.

Algın, “Beslenme konusunda bilgi kirliliği yaygın. Bu kongreler, muteber bilgiyi halka ulaştırarak farkındalığı artırıyor. Beslenme, hastalıklardan korunma ve sağlıklı yaşlanma için stratejik bir araç” dedi. Kongre boyunca toplumsal medya aracılığıyla geniş kitlelere ulaşılacağını, bu uğraşların sağlıklı ömür davranışlarını teşvik edeceğini ve bireyleri daha faal hale getireceğini ekledi.

SAKARYA (İGFA) – Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar şehirlerarası otobüs terminali çatısına kurulan GES’in son halini birinci kere kamuoyuyla paylaştı.

Sakarya’yı her alanda olduğu üzere güç alanında da parlak bir geleceğe, yenilikçi, üretken ve verimli projelerle taşıyacaklarını söz eden Lider Alemdar, elektrik üretimiyle 1 yılda 983 bin kWh güç üreteceklerini aktararak, ay içerisinde projeyi devreye alacaklarını kaydetti.

Büyükşehir Otobüs Terminali’nin çatısında hayata geçirdiğimiz GES (Güneş Güç Santrali) projesinin toplamda 5 bin780 metrekare bir alana kurulduğunu belirten Lider Alemdar, “Panellerimizin montajı tamamlandı.Burası tam kapasiteyle çalıştığında 983.000 kWh elektrik üretimi ve yıllık 4 buçuk milyon TL’lik güç tasarrufu sağlayacak. Bu proje Büyükşehir Belediyemiz tarafından yapılan birinci çatı GES projesi. Mayıs ayında faal hale gelerek güç üretimi başlayacak. İnşallah önümüzdeki süreçte bu alanda yeni projeler üreterek kentimizi güç alanında geleceğe taşıyacağız” diye konuştu.

Alemdar’ın paylaştığı fotoğraflarda her gün binlerce vatandaşa hizmet veren GES panellerinin tüm terminal çatı alanını doldurduğu görüldü.

MARDİN (İGFA) – Burada Hak-İş Konfederasyonu Mardin İl Başkanı Aziz Adıbelli topluluk ismine basın açıklamasını yaparak, HAK-İŞ olarak, dünyanın dört bir yanında zulme uğrayan mazlumların yanında olduklarını söyledi.

Siyonist İsrail rejiminin Filistin halkına yönelik akınları, sırf bölge barışını değil, tüm insanlığın ortak vicdanını maksat aldığına dikkat çeken Adıbelli,” Bizler, emeğin onurunu savunduğumuz kadar, insan onurunun da kozmik kıymetlerle korunması gerektiğine inanıyoruz. Global adaletin tesisi, sırf kendi sonlarımız içinde değil; mazlum coğrafyalarda da barış, huzur ve özgürlüğün sağlanmasıyla mümkündür. HAK-İŞ, her türlü ayrımcılığa, ırkçılığa, zulme ve sömürüye karşı durmaya; hak, hukuk ve adaletin sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.

EMEĞİN ONURU VE ÖRGÜTLÜ MÜCADENİN YANINDAYIZ

HAK-İŞ olarak, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının hiç yaşanmadığı bir çalışma hayatı istediklerini kaydeden Adıbelli, şunları söyledi,” İşyerlerinde fiziki, ruhsal ve ekonomik şiddetin engellenmesi için HAK-İŞ’in önderliğinde geliştirilen “İşyerlerinde Şiddete Sıfır Tolerans Belgesi” imzalanarak yalnızca fiziki değil psiko-sosyal güvenlik de sağlanmalıdır. HAK-İŞ olarak biz, daha fazla dayanışma, daha çok refah, teminatlı istihdam, iş garantisi ve toplumsal adalet için gayret veriyoruz. HAK-İŞ, tüm işçileri “Örgütlü ol, Sendikalı ol, HAK-İŞ’li ol” davetiyle birliğe yalnızca ulusal seviyede değil, global ölçekte yürütülen emeğin ortak çabasına, birliğine ve dayanışmasına davet ediyor. Zira biliyoruz ki; emeğin onuru örgütlü gayrette, personelin teminatı HAK-İŞ’in yolundadır! 1 Mayıs Memleketler arası Birlik, Uğraş ve Dayanışma Günümüz kutlu olsun!”şeklinde konuştu.

ŞEHİTLERİMİZİ VE GAZİLERİMİZİ RAHMETLE ANIYORUZ

Ülkemizde ve Dünya’nın dört bir yanından emeği ve alın terinden vazgeçmeden var gücü ile çalışan tüm emekçilerimizle birlikte hareket ettiklerini vurgulayan Adıbelli,” Emeğin hakkını savunmak için omuz omuza yürüdüğümüz 81 vilayetteki ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki teşkilat mensuplarımız, Bugün alın terimizin, emeğimizin, birlik ve dayanışmamızın günüdür. 1 Mayıs Memleketler arası Birlik, Gayret ve Dayanışma Günümüz kutlu olsun! Ülkemizin huzuru ve güvenliği için fedakârca vazife yapan, bu uğurda canını siper eden tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Birebir formda, iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu hayatını kaybeden tüm işçilerimizi de hürmetle yad ediyor, yaralanan ve meslek hastalığı yaşayan personel kardeşlerimize acil şifalar diliyoruz. Meselelerimiz, tekliflerimiz ve taleplerimiz için coşkuyla, inançla meydanlardayız” sözlerini kullandı.

GÜÇLÜ BİR DAYANIŞMA RUHU ORTAYA KOYDUK

Bu basın toplantıları kapsamında 81 vilayet teşkilatımızla, 1 Mayıs Haftası etkinlikleriyle ülke genelinde güçlü bir birlik, uğraş ve dayanışma ruhu ortaya koyduklarını kaydeden Adıbelli,” HAK-İŞ olarak kararlaştırdığımız 1 Mayıs haftası kapsamında 22 Nisan’da Kocaeli’nde Örgütlenme ve Kayıt Dışı ile Gayret, 24 Nisan’da Van’da Refahın Adil Paylaşımında Vergi ve Toplumsal Siyasetler, 25 Nisan’da Aydın’da 696 sayılı KHK’nın Yol Açtığı Problemler, 28 Nisan’da Konya’da Emeklilik Sisteminde Yaşanan Sıkıntılar ve 29 Nisan’da Gaziantep’te İş Mevzuatının Şimdiki Sıkıntıları başta olmak üzere pek çok mevzunun kamuoyuna daha güçlü bir biçimde duyurulması, emek uğraşının kozmik pahaları etrafında birlik ve dayanışma ruhunun daima birlikte yaşatılması gayesiyle basın toplantıları düzenledik”

HAKSIZ FORMDA İŞTEN ÇIKARILAN ÇALIŞANLARIMIZIN YANINDAYIZ

Haksız olarak işlerinden çıkarılan bütün personellerimizin yanında olduklarını vurgulayan Adıbelli, açıklamasına şöyle devam etti.” Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyelerinde hukuksuz ve haksız halde işten çıkarılan, 360 gündür aksiyon çadırında ekmeği ve hakkı için direnen işçi kardeşlerimizin, Altındağ Belediyesi, Lezita ve Yol bulan’da grev yapan, aylardır alın teri ve emeği için gayret eden işçilerimizin yanında olduğumuzu bir defa daha haykırıyoruz. HAK-İŞ olarak, sendikal hak ve özgürlüklere yönelik yapılan tüm müdahaleleri kınıyor, sendikadan istifaya zorlanan, işten çıkarılan işçilerin bir an evvel işlerine iade edilmesi için çabamızı kararlılıkla sürdüreceğimizi buradan bir defa daha ilan ediyoruz. Tüm işçilerin fiyatlarının enflasyona karşı korunmasını talep ediyoruz. İşçilerin ve emeklilerin ulusal gelirden aldığı hissenin artırılmasını istiyoruz. Minimum Fiyat Tespit Komisyonu’nun yapısı demokratik, iştirakçi ve çoğulcu bir anlayış ile yine düzenlenmelidir. HAK-İŞ olarak, toplu kontrat sistemini bozmayacak, güçlendirecek bir minimum fiyat düzenlemesini talep ediyoruz. HAK-İŞ olarak, vergilendirmede aile yükümlülüklerinin dikkate alınmasını, vergi matrahı ile vergi oranlarının kelam konusu yükümlülüklere uygun olarak belirlenmesini talep ediyoruz. Kriz periyotlarında tüm ücretliler üzerinden alınan vergi oranı %10 olarak sonlandırılmasını istiyoruz. Fiyatlardaki vergi yükünün azaltılmasını ve az kazanandan az çok kazanandan çok anlayışıyla vergi alınmasını talep ediyoruz. Sendikal Hak ve İş Teminatı Emeğin Garantisidir; Biz de bu Teminat için Alanlardayız. Sendikal örgütlenmenin önündeki mahzurların kaldırılmasını, sendikalı işyerlerinin teşvik edilerek sendikal hakların kullanımının yaygınlaştırılmasını talep ediyoruz. İşe iade davalarının mutlak bir teminata kavuşturulmasını talep ediyoruz. Bilhassa sendikal nedenle yapılan fesihlerde çalışanlara, işyeri sendika temsilciliği teminatı üzere mutlak bir iş teminatının getirilmesini verilmesini istiyoruz”

HER İŞÇİ TOPLUMSAL TEMİNATA KAVUŞMALI

HAK-İŞ olarak, tüm çalışanların kıdem tazminatına erişimini sağlayacak, adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir modelin oluşturulmasını talep etiklerini belirten Adıbelli,” Her işçi toplumsal garantiye kavuşmalı, hiçbir personel teminatsız çalıştırılmamalıdır. Kayıt dışı çalışmanın son bulduğu, herkesin emeğinin karşılığını alabildiği bir Türkiye mümkündür. Kayıt dışı istihdam ile uğraşta çalışmaların daha faal ve istikrarlı bir halde devam etmesini istiyoruz. Çocuk işçiliğinin ve istismarının önlenmesini talep ediyoruz. Kayıt dışı ve garantisiz alanlarda çalışan personellerin kayıt altına alınması için gerekli yasal düzenlemeler bir an evvel hayata geçirilmesini istiyoruz. Bu çerçevede HAK-İŞ olarak, personel haklarını güçlendirecek esaslı düzenlemelerin bir an evvel hayata geçirilmesini, İş Mevzuatının, emeğin değişen şartlarına ve çalışma hayatının gerçeklerine uygun biçimde güncellenmesini istiyoruz. Konut hizmetlerinde çalışan emekçilerin, İş Kanunu kapsamına alınmasını, Meskende Bakım ve Dayanak Sigortası hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Emekli aylıklarının, prim ödeme gün sayısı ve yatırılan prim meblağıyla orantılı olarak belirlenmesi ve emekli aylığı alt hududu en az taban fiyat seviyesine yükseltilmesini talep ediyoruz.”

HAK İŞ OLARAK TAŞERON SİSTEMİNE KARŞIYIZ

Taşeron sistemine karşı çaba verdiklerini aktaran Adıbelli, şunları aktardı,” HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, taşeron sistemine karşı verdiğimiz çabanın en kıymetli kazanımlarından biri olan 696 sayılı KHK ile sağlanan takım düzenlemesini çalışma hayatımız açısından tarihî bir muvaffakiyet olarak kıymetlendiriyoruz. Bununla birlikte devam eden sıkıntılarımızın da tahlile ulaştırılmasını bu tarihi muvaffakiyete takviye olacağını düşünüyoruz. Takıma geçen personellere tayin ve becayiş hakkının verilmesini, belediye şirketlerinde çalışan çalışanların 6772 sayılı Kanun kapsamındaki 52 günlük ek tediye ödemesinden faydalandırılmasını istiyoruz. Takım dışı kalan personellerin durumunun acilen çözülmesi ve tüm işçilere istisnasız ve ayrımsız takım verilmesi talep ediyoruz. 2025 yılı Kamu Çerçeve Protokolü sürecinin toplumsal diyalog unsuruyla yürütülmesini ve taleplerimizin karşılanmasını istiyoruz. Toplu iş mukavelesinin, kamu personellerimizin fiyat adaleti, toplumsal hakları ve çalışma şartları açısından kalıcı kazanımlar sağlaması gerektiğine inanıyoruz” halinde açıklamalarda bulundu.

Süper Lig’de Fenerbahçe ile karşılaşacak Beşiktaş, bu maçın hazırlıklarına devam etti.

Siyah-beyazlılara derbi öncesi müjdeli bir haber geldi. Beşiktaş’ta sakatlığı bulunan Gabriel Paulista, perşembe günü yapılan idmanda ekiple çalıştı.

Paulista’nın yüksek ihtimalle Fenerbahçe karşısında derbide alanda olması bekleniyor.

Öte yandan Beşiktaş’ta sakatlığı bulunan bir öteki stoper Emirhan Topçu’nun durumu ise belirsizliğini koruyor. Ulusal stoperin durumu gün gün takip edilecek ve derbi için karar cumartesi günkü egzersizden sonra verilecek.

Beşiktaş’ta Emirhan Topçu’nun yetişmemesi durumunda Fenerbahçe derbisinde savunmada Gabriel Paulista ve Tayyip Talha Sanuç’un forma giymesi bekleniyor.

Gabriel Paulista’nın idmandaki görüntüsü

Katar Ulusal Kadrosu, Luis Garcia’dan boşalan teknik yöneticilik vazifesi için Julen Lopetegui’yi grubun başına getirdi. 

Kariyerinde son olarak İngiltere Premier Lig gruplarından West Ham’ı çalıştıran 58 yaşındaki teknik adam, Wolverhampton, Sevilla ve Real Madrid’de de misyon almıştı. 

İspanyol teknik yönetici, son ulusal ekip tecrübesini 2016-2018 yılları ortasında İspanya Ulusal Grubu’nu çalıştırarak yaptı.

✍Katar Milli Takım'ında teknik direktörlük görevine Julen Lopetegui getirildi. pic.twitter.com/VdGvTEwYqS

— Sporx (@sporx) May 1, 2025

MANİSA (İGFA) – MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı’nın da katıldığı toplantıda, 1980 yılında Devlet Su İşleri (DSİ) ile İzmir Belediyesi ortasında imzalanan su tahsis protokolünün günümüz şartlarına uygun biçimde tekrar düzenlenmesi gerektiği vurgulandı. Artan kuraklık, yer altı su düzeylerindeki düşüş ve denetimsiz su tüketiminin gündeme geldiği buluşmada, bölgedeki üreticilerin yaşadığı sorunlar ve tahlil beklentileri lisana getirildi.

Saruhanlı İlçesi’ne bağlı Nuriye Mahallesi’nde, gerçekleştirilen toplantıya, MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı, MASKİ Genel Müdür Yardımcısı Özgür Avşar, Saruhanlı Ziraat Odası Başkanı Aydoğan Okur, Nuriye Sulama Kooperatifi Kurucu Ortağı ve Köy-Koop Merkez Birliği Temsilcisi Nurettin Dingaz, Nuriye Sulama Kooperatifi Başkanı Ünal Tosun, Lütfiye Sulama Kooperatifi Lideri Şenol Göktaş, mahalle muhtarları, çiftçiler ve vatandaşlar katıldı.

“Ne kadar su verildiğinin denetimi yapılmalı”

Saruhanlı Ziraat Odası Başkanı Aydoğan Okur, 45 yıl evvel Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile İzmir Belediyesi ortasında imzalanan protokole değinerek, “1980 yılında çıkmış bu karar üzerinde çok fazla görüşmeler yaptık. Ama çıkan kanunu geri alamıyoruz. Bu işin tahlil noktasında değerli olan muahede ile verilen suyun takibini yapabilmektir. Biz çiftçiler olarak verilen suyun denetim edilmesini talep ediyoruz. Yapılan denetimler sonrasında da gerekli yerlere bilgilerin verilmesini istiyoruz” dedi.

“Eşit bir biçimde paylaşım yapılmasını istiyoruz”

Nuriye Sulama Kooperatifi Kurucu Ortağı ve Köy-Koop Merkez Birliği Temsilcisi Nurettin Dingaz ise “Herkesin de bildiği üzere yer altı sularımız, gün geçtikçe çekilmekte. Çocukluk yıllarımızda 7 metrelerden su çıkarıyorduk. Şuan ise 130 metre 140 metrelerden suyu çıkaramıyoruz. Biz üreticiler olarak 1980 yılındaki protokol çerçevesinde ne kadar su veriliyor, kaç metreden su çıkarılıyor hususları hakkında bilgiler almak istiyoruz. 45 yıldır iki mahallemizin üreticilerine hiç yardım edilmiyor. Suya kentlerin de muhtaçlığı var bunun da farkındayız, lakin biz çiftçilerin de çok gereksinimi var. Yetkililerin bu bahiste eşit bir biçimde paylaşım yapılmasını talep ediyoruz” dedi.

“Kuyularımızın su düzeyleri gün geçtikçe çekilmekte”

Nuriye Sulama Kooperatifi Başkanı Ünal Tosun, “Belediyelerin insanlara su sağlamak üzere bir misyonu var. Bizim de kooperatif olarak çiftçilere su sağlamak üzere misyonumuz var. Maalesef şu an kuyularımızın su düzeyleri gün geçtikçe çekilmekte. Yeni kuyu açmak için maalesef maliyetler çok yüksek, çiftçimizin de durumu aşikâr. Biz çiftçiler olarak bir tahlil istiyoruz. Sulama için yeni tesisler kurulmasını talep ediyoruz. İnsan hayatında su gerekli evet, lakin tarım olmazsa da insan olmaz. Tarımın da suya muhtaçlığı var. Çiftçinin üretmesi için suya gereksinimi var. Bu nedenle 45 yıl evvel yapılan bu protokolün DSİ tarafından tekrar gözden geçirilip yenilenmesini talep ediyoruz. Zira o zamanki nüfus ve tarım alanları ile günümüzün kuralları tıpkı değil” diye konuştu.

“Saruhanlı Ovası önemli zahmetler yaşıyor”

Lütfiye Sulama Kooperatifi Başkanı Şenol Göktaş ise “Su kahrı genel olarak bütün Saruhanlı Ovası’na önemli problemler veriyor. Bizim kuyularımız 150 metre, şu an askıda kalan birçok kuyum var. Çiftçilerin kimseyle müsabakaya gücü yetmez. Her geçen gün suyumuz azalıyor. Salihli Barajı’ndan istediğimiz suyu alabilirsek bizim kuyulara gereksinimimiz kalmayacak. Lakin Salihli Barajı’nda da gereğince su yok. Bu durumda oradan da su alamıyoruz. Yetkililerin bu mevzuda bir tahlil bulması gerekiyor” dedi.

“Barajdan su gelirse sondajlara muhtaçlığımız kalmayacak”

Nuriye Mahallesi üreticilerinden Gafur Ertürk de “45 yıl evvel bizlere bu kadar su lazım değildi. Taban suları yüksekti. Bu kadar sulama muhtaçlığı bile duymuyorduk. Yılda birkaç kere suladığımızda eserlerimiz oluyordu. Şu an haftayı geçiremiyoruz. Bir hafta sonra eserlerimiz tekrar su istiyor. Zira tabanda su yok. Toprak yarım metre, bir metre aşağıdan kuru çıkıyor. Su kullanımının çok yeterli paylaşılması ve bu mevzuda bizlere takviye olunması gerekiyor. En azından Salihli’den gelen kanalın da kapalı sistemle gelmesi gerekiyor. Şayet bu su bizlere ulaştırılırsa bizim zati sondajlara gereksinimimiz kalmayacak. Ancak şu an su olmadığı için çiftçiler sondajlarla su temin etmek zorunda. Yetkililerin sesimizi duymasını, düşüncelerimizin tahlili noktasında adımlar atmasını istiyoruz” formunda konuştu.

“Su kriziyle karşı karşıyayız”

Ziraat odaları, kooperatifler ve çiftçilerle kıymetlendirme yapmak için bir ortaya geldiklerini belirten MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı ise tüm Türkiye’nin olduğu üzere Manisa’nın da önemli bir su kriziyle karşı karşıya olduğunu tabir etti. Postacı, “Manisa, bereketli ovaları, üretken çiftçisi ve güçlü tarım altyapısıyla ülkemizin stratejik üretim merkezlerinden biridir. Lakin global iklim krizinin tesirleriyle birlikte azalan yağış ölçüsü, yer altı su düzeylerinde önemli düşüşlere yol açmakta; sondaj derinlikleri 300 metrelere kadar inmektedir. Bu faktörler, tüm dünyada olduğu üzere Manisa’mızda da su kaynakları konusunda tasa yaratmaktadır. Yeraltı su düzeylerimiz her geçen yıl azalmakta ve yüzey sularımız kuraklığın tesiriyle yetersiz kalmaktadır. Bu durum, çiftçilerimizin tarlalarını sulamasını zorlaştırmakta ve hem kırsal hem de kentsel alanlarda suya erişimi giderek güçleştirmektedir” dedi.

“Su kaynakları adil bir halde yönetilmeli”

Postacı, “Bilindiği üzere, 45 yıl evvel Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile İzmir Belediyesi ortasında imzalanan bir protokol bulunmaktadır. Bu protokol çerçevesinde, Manisa hudutları içindeki Göksu ve Sarıkız kaynaklarından yıllık toplam 108 milyon metreküp su, İzmir’e tahsis edilmiştir. O periyodun şartlarında hazırlanan bu protokolün, günümüzün değişen gereksinimlerini tam olarak karşılamadığı görülmektedir. İzmir, bizim değerli bir komşumuz ve kardeş kentimizdir. Tıpkı coğrafyanın ve ortak iklimin insanları olarak iş birliğine büyük kıymet veriyoruz. Lakin, sürdürülebilir bir gelecek için su kaynaklarının adil bir formda yönetilmesi gerektiğine de inanıyoruz. Zira bugünün Manisa’sı, 45 yıl öncesine kıyasla nüfusu artan, endüstrisi gelişen, altyapısı büyüyen ve yüzde 98 oranında içme suyunu yeraltı kaynaklarından sağlayan bir kenttir. Bu nedenle mevcut tahsis planlarının birebir biçimde sürdürülmesi, hem çevresel sürdürülebilirlik hem de ekonomik kalkınma açısından önemli zorluklar doğurmaktadır. Bölgemizde içme ve kullanma suyu gayesiyle geçmiş yıllarda açılmış birçok kuyunun kuraklık nedeniyle verimsiz hale geldiği ve yeni sondaj çalışmalarına muhtaçlık duyulduğu açıkça ortadadır. Bölgedeki ziraî sulama yapan çiftçilerimiz ve kurumlarımız bu durumdan direkt etkilenmekte, önemli mağduriyetler yaşamaktadır” diye konuştu.

“İki kentimizin menfaati için su tahsisi yine değerlendirilmeli”

Talat Postacı, “Bugüne kadar farklı tarihlerde kurum ve kuruluşlar ortasında çeşitli toplantılar yapılmış olsa da bu sorunun lokal yaklaşımlarla değil, yeraltı su kaynaklarının idaresinden sorumlu olan Devlet Su İşleri tarafından ele alınması gerektiği açıktır. Manisa’nın tüm su gereksinimleri dikkate alındığında, 1980 tarihli protokolün günümüz gereksinimlerine nazaran tekrar düzenlenmesi artık zorunludur. Bugün Manisa olarak, artan su muhtaçlığımız nedeniyle kendi kaynaklarımızın uzun vadeli kullanımı konusunda birtakım zorluklarla karşı karşıyayız. Mevcut su tahsisinin günümüz şartlarına nazaran tekrar değerlendirilmesinin, her iki kentimizin de menfaatine olacağına inanıyoruz. Bu doğrultuda, Manisa’nın içme ve kullanma suyu gereksinimi ile ziraî sulama hakkını gözeten, bilimsel temellere dayanan adil ve hakkaniyetli yeni bir Devlet Su İşleri protokol çalışmasının başlatılmasını talep ediyoruz. Tahsis edilen debi ölçülerinin gözden geçirilerek Manisa’ya da hisse ayrılması, hem adil hem de yaşamsal bir ihtiyaçtır” dedi.

Çözüm Odaklı Bir İş Birliği Vurgusu

Bu mevzuyu bir tenkit yahut ayrışma maksadı gütmeden, büsbütün tahlil odaklı bir iş birliği daveti olarak ilettiklerini vurgulayan Postacı “Manisa’nın tüm paydaşları; halkı, sanayicisi, çiftçisi ve dinamikleriyle birlikte, bu tahsis planlarının adil ve yeni bir yapıya kavuşturulmasını beklemektedir. Unutulmamaktadır ki ziraî üretimin kalbi olan bu topraklarda su, yalnızca bir kaynak değil, ömrün temelidir” formunda konuştu.

ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, CHP Genel Lideri Özgür Özel’in İrtibat Başkanlığı’na yönelik tezlerine toplumsal medya hesabından cevap verdi. Altun, Özel’in açıklamalarının devleti tanımadığını gösterdiğini belirterek, Başkanlığın misyonlarını kamuoyuyla paylaştı.

Altun, Bağlantı Başkanlığı’nın hakikat enformasyon akışı sağladığını, dezenformasyonla gayret ettiğini ve hakikati savunduğunu vurguladı.

“Kamu otoritelerine bilgi verir, vatandaşımıza gerçekleri ulaştırırız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonu doğrultusunda stratejik irtibat faaliyetleri yürütür, devletimizin icraatlarını anlatırız” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İletişim Başkanlığımıza yönelik açıklamaları, devletimizi ne kadar tanımadığını açıkça ortaya koymuştur. Bu nedenle, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının görevlerini ve faaliyetlerini bir kez daha kamuoyuyla paylaşmakta yarar görüyorum.…

— Fahrettin Altun (@fahrettinaltun) April 30, 2025

Başkanlığın kamu diplomasisi faaliyetleriyle Türkiye markasını dünyaya tanıttığını, devlet ile millet ortasında bağlantı köprüsü olduğunu söz eden Altun, vatandaşın sıkıntılarını dinleyip tahlil takipçisi olduklarını belirtti. Ayrıyeten, basın işçilerinin haklarını koruduklarını ve inançlı bir medya ekosistemi için çalıştıklarını ekledi.

Altun, “Gece gündüz çalışarak al bayrağımızın gücünü yüceltiriz. Bundan kim rahatsız olur? Ülkemizi milletlerarası medyada şikâyet edenler” diyerek, Özel’in kendilerini meydanlarda yuhalatarak sindirmeye çalıştığını söyledi. “Hakikat çabamızı sürdüreceğiz, bizi sindiremezsiniz. Hakikate kulaklarını tıkamayanlara kelamımızı ulaştıracağız” sözleriyle kararlılık bildirisi verdi.

KONYA (İGFA) – Konya Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan Konbeltaş A.Ş. Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ile yürüttüğü iş birliği çerçevesinde değerli bir muvaffakiyete imza attı.

TSE ile birlikte gerçekleştirilen standart hazırlama süreci sonucunda “TSE K 662 Etliekmek Standardı” oluşturuldu.

Konbeltaş, üretim süreçleri halihazırda bu standartlara uygun olan birinci kuruluş olarak, Türkiye’de bu belgeyi alan firma oldu.

Konya Ticaret Odası’nda düzenlenen “TSE – Kesim Buluşması” programında, TSE K 662 Etliekmek Standardı evrakı Konbeltaş’a takdim edildi.

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin iştirak şirketi Konbeltaş, yalnızca kendi üretim süreçlerini değil, birebir vakitte kentin gastronomi kültürünü de ulusal standartlarla buluşturarak kıymetli bir rol üstlendi.

Bu gelişme, kentin mahallî lezzetlerinden biri olan etliekmeğin üretiminde kalite ve güvenilirliği evrak altına aldı.
Konbeltaş, Konya Mutfağı ve Kırkikindi isimli tesislerinde standartlara uygun etliekmeği konuklarına sunmaya devam edecek.

Konya merkezli 3 firma daha bu standardı alarak sürece dahil oldu. Böylelikle Konya, “TSE K 662 Etliekmek Standardı”nı uygulayan işletmeleriyle Türkiye’ye örnek oldu.

Beşiktaş’tan kasım ayında ayrılmasının bu yana ekip çalıştırmayan Giovanni van Bronckhorst, geleceğiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

İngiltere Championship grubu Leeds United, Premier Lig’e yükselmesine karşın teknik yönetici Daniel Farke ile yollarını ayırmayı düşünüyor. İngiliz grubu için ismi geçen isimlerden biri de Giovanni van Bronckhorst.

“BİR GELİŞME YOK”

Hollandalı teknik adam, hakkındaki Leeds United haberleriyle ilgili, “Evet, okudum. Fakat şu anda bir gelişme yok.” dedi.

“SAHALARA DÖNMEK HOŞ OLUR”

Leeds United için, “Kesinlikle güzel bir kulüp.” diyen Hollandalı teknik adam, “Şu anda hayatımın tadını çıkarıyorum lakin alanlara dönmek hoş olurdu.” kelamlarını sarf etti.

Giovanni van Bronckhorst’un eski ekip arkadaşı olan Ronald de Boer ise, Hollandalı teknik yönetici ve Leeds için yaptığı açıklamada, “Ne olacağını göreceğiz fakat onun için hoş bir kulüp olacağını düşünüyorum. Leeds, çok büyük bir kulüp haline gelme potansiyeline sahip, onları uyuyan devler olarak görüyorum.” diye konuştu.

BEŞİKTAŞ PERFORMANSI

Temmuz – Kasım ortasında Beşiktaş’ın başında misyon yapan 50 yaşındaki Giovanni van Bronckhorst, siyah-beyazlılarda çıktığı 20 maçta, 10 galibiyet, 4 beraberlik ve 6 yenilgi yaşamıştı.

Trendyol Muhteşem Lig’in 34. haftasında 4 Nisan Pazar günü derbi maçta karşılaşacak Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın istatistikleri dikkati çekiyor.

Konut sahibi Fenerbahçe, bu sezon ligde çıktığı 31 maçta 23 galibiyet, 6 beraberlik ve 2 yenilgiyle 75 puan topladı.

Başkan Galatasaray’ın akabinde ikinci sırada bulunan Jose Mourinho idaresindeki sarı-lacivertli kadro, bilhassa dönemin ikinci yarısındaki golcü kimliğiyle öne çıkıyor.

Ligin birinci yarısında çıktığı 18 maçta rakip fileleri 45 sefer havalandıran Fenerbahçe, maç başına 2,5 gol ortalaması yakaladı.

Dönemin ikinci yarısında golcü oyuncuların performansları yükselirken, 13 maçta 35 kere gol sevinci yaşayan Fenerbahçe, 2,69 gol ortalamasına ulaştı.

Ligdeki maçların birinci yarılarında rakip filelere 34 gol gönderen Fenerbahçe, müsabakaların ikinci devrelerinde ise 46 defa gol sevinci yaşadı.

– Beşiktaş birinci yarılarda etkili

Üstün Lig’deki 31 maçta 14 galibiyet, 10 beraberlik ve 7 hezimet sonucunda 52 puan toplayan Beşiktaş ise ligde dördüncü sırada bulunuyor.

Bu maçlarda 48 gol kaydeden siyah-beyazlı grup, kalesinde ise 32 gol gördü.

Ligdeki maçların birinci yarılarında rakip filelere 26 gol gönderen Beşiktaş, ikinci yarılarda ise 22 defa gol sevinci yaşadı.

Dönemin birinci yarısında 18 maçta 28 golle maç başına 1,55 gol ortalaması yakalayan siyah-beyazlılar, ligin ikinci yarısında çıktığı 13 maçta 20 gol sevinci yaşarken gol ortalaması da 1,53 oldu.

– Fenerbahçe’nin gol atamadığı tek kadro Beşiktaş 

Ligin en golcü takımı pozisyonundaki Fenerbahçe, bu sezon ligdeki 17 rakibine karşı en az 1 kere gol sevinci yaşarken, sırf Beşiktaş’ın ağlarını havalandıramadı.

Ligin birinci yarısında çıktığı 18 maçın 17’sinde de gol atmayı başaran sarı-lacivertli kadro, Beşiktaş deplasmanından ise 1-0’lık yenilgiyle ayrıldı.

Sarı-lacivertliler bu dönem toplamda ise 3 maçta skor üretemedi. Mourinho’nun takımı, Galatasaray deplasmanından 0-0 eşitlikle ayrılırken, iç alanda Reeder Samsunspor’la da golsüz berabere kalmıştı.

– Beşiktaş derbilerde gol sorunu yaşamıyor

Bu dönem 1’i Turkcell Harika Kupa olmak üzere 4 derbiye çıkan Beşiktaş, bu müsabakaların hepsinde rakip fileleri havalandırmayı başardı.

Dönem öncesinde Turkcell Muhteşem Kupa finalinde Galatasaray’ı 5-0 mağlup eden siyah-beyazlılar, ligde çıktığı 3 derbide ise 2 galibiyet ve 1 hezimet yaşadı.

Galatasaray deplasmanında 2-1 mağlup olan siyah-beyazlı ekip, alanında oynadığı 2 derbide ise Fenerbahçe’yi 1-0, Galatasaray’ı ise 2-1 yenmeyi başardı.

4 derbide 9 gol atan Beşiktaş, kalesinde ise 3 gol gördü.

– Fenerbahçe geri dönüşleri düzgün yapıyor

Bu dönem 9 maçta birinci golü yiyen taraf olan Fenerbahçe, bu müsabakaların 5’inden galibiyetle ayrılmayı başarırken, 2 gayret beraberlikle sonuçlandı.

Sarı-lacivertli takım, oynadığı 2 derbi maçta ise kalesinde gördüğü birinci gollerin akabinde geri dönüş yapamayarak alandan hezimetle ayrıldı.

Dönemin birinci yarısında iç alanda Galatasaray karşısında geriye düşüp maçı 3-1 kaybeden Jose Mourinho’nun takımı, Beşiktaş deplasmanında da 1-0 mağlup olmuştu.

ikas Eyüpspor karşısında 1-0 geriye düştüğü maçı 1-1 berabere tamamlayan sarı-lacivertliler, 32. haftada ise Bellona Kayserispor karşısında birinci golü yediği maçtan 3-3’lük beraberlikle ayrıldı.

Fenerbahçe, birinci golü yediği TÜMOSAN Konyaspor, Göztepe, Çaykur Rizespor, Trabzonspor ve Gaziantep FK maçlarını ise kazanmayı başardı.

makrome nedir

Dekorasyonda makrome kullanımı

Makromenin kullanım alanları

Duvar dekorasyonunda makrome kullanımı

Duvar dekorasyonunda makrome nasıl tercih edilir?

Duvar dekorasyonu önerileri

Makrome tasarımlar

Makrome ayna

Makrome nerelerde tercih edilir

Makrome fotoğraf panosu

Bahar çiçekleri

Mayıs ayı çiçekleri ve bitkileri

Hercai Menekşe

Müge Çiçeği

Paşa Kılıcı

Frezya Çiçeği

Frezya çiçeği

Şakayık

Ajax, Liverpool, Beşiktaş ve Galatasaray üzere dev kulüplerin formasını giyen Ryan Babel, futbolu bıraktıktan aylar sonra yine alanlara dönüyor. 38 yaşındaki eski Hollandalı ulusal oyuncu, Kings League France’ta uğraş eden Panam All Starz kadrosuna transfer oldu.

Kasım 2024’te profesyonel futbol mesleğine son veren Babel, son olarak Eyüpspor’da forma giymişti. Mesleğinde 69 defa Hollanda Ulusal Grubu formasını giyen ve 10 gol atan tecrübeli futbolcu, 2010 Dünya Kupası’nda final oynayan takımda da yer almıştı. Fakat Güney Afrika’daki turnuvada müddet alamamıştı.

LİDERLİK KOLTUĞUNDALAR

Panam All Starz, streamer Pfut’un başkanlığını yaptığı ve Kings League France’ta gayret eden bir ekip olarak dikkat çekiyor. Birinci beş haftada dört galibiyet ve bir yenilgiyle dorukta yer alan grup, 6. hafta maçında 4 Mayıs Pazar günü 360 Nation ile karşı karşıya gelecek. Bu maç, Ryan Babel’in yeni formatta alana çıkacağı birinci müsabaka olacak.

TEK PROFESYONEL O DEĞİL

Babel, Kings League France’ta forma giyen birinci eski yıldız değil. Daha evvel Benoit Costil, Jeremy Menez, Paul-George Ntep ve Giannelli Imbula üzere isimler de bu tertibe katılmıştı.

Ayrıyeten Adil Rami (Wolf Pack FC), Jules Kounde ve Mike Maignan (360 Nation) üzere etkin oyuncular, kendi ekiplerinin başkanlığını yaparken vakit zaman alana inerek “başkan penaltısı” kullanıyor.